Kapadokya


Göreme’deki otelimiz Dervish Cave House, Gaferli Mahallesi Cevizler Sokak numara 6’da. Göreme’nin merkezine yürüyerek 2 dakika mesafede. Otel görevlileri oldukça yardımsever ve kibar. Booking.com’dan standart oda rezerve etmemize rağmen bize king suit odalarını verdiler. Gayet büyük ve ferah bir odaydı, içi oldukça otantikti. Kapadokya’ya kadar gelmişken mağara odalarda kalmak çok hoş bir tecrübeydi, sizlere de tavsiye ederim. Planımızı ana hatlarıyla yazacak olursak:

1. Göreme
2. Çavuşin
3. Avanos
4. Paşabağ
5. Zelve
6. Devrent Vadisi
7. Ürgüp
8. Uçhisar
9. Güvercinlik Vadisi
10. Derinkuyu Yeraltı Şehri
11. Ihlara Vadisi

İlk Gün: Otelde kahvaltımızı yaptıktan sonra ilk durağımız Göreme Açık Hava Müzesi. Girişte müze kart kullanabiliyorsunuz. Tavsiyem müze kartınızı Kapadokya’ya gelmeden önce temin etmeniz. Çünkü gişelerde çok fazla sıra oluyor ve bazen müze kartları tükenebiliyor. Yabancı misafirleriniz varsa buradaki gişelerden Museum Pass Kapadokya kartını satın alabilirsiniz. Kapadokya bölgesinde 3 gün geçerli olan bu kartın ücreti 45 TL. Göreme Açık Hava Müzesinde birçok kilise ve şapel bulunmakta. Hepsini gezin, en fazla 2 saatinizi alır. Bunlardan Karanlık Kilise ekstra ücrete tabi, 10 TL. Bu kilisenin içi güneş almadığı için freskler diğer kiliselerdekilere nazaran daha iyi korunmuş durumda.

Göreme Açık Hava Müzesi

İkinci durağımız Çavuşin Köyü. Göreme’den yaklaşık 4 km uzaklıkta. Köyün içlerine doğru aracınızla ilerleyin. Merkeze geldiğinizde arabanızı park edip yürüyerek dolaşmalısınız. Oradaki küçük, sevimli cafelerde kahvenizi içebilirsiniz. 70’li yıllara kadar hane olarak kullanılan tarihi peri bacalarını ziyaret etmek isterseniz eski köyün içine doğru uzanan toprak patikayı takip etmelisiniz, oklar size yol gösterecektir. Tarihi eve geldiğinizde evin sahipleri size geçmiş yıllarda peri bacalarında nasıl yaşadıklarını, odaları göstererek hangi amaçlarla kullandıklarını tek tek anlatacak. Bu evi ziyaret etmek ücretsiz fakat ev sahiplerinin sattığı ufak tefek ürünlerden satın almak şartıyla. Tarihi evden köyün eski kilisesine ulaşmak isterseniz evden çıktığınızda sağ tarafınızdaki üst yoldan ilerlemelisiniz. Köyün bir diğer kilisesi olan Çavuşin Kilisesine ise köyün merkezinden aracınızla ulaşım sağlamanız gerekiyor. Çünkü kilise köyün girişinde ve yürümek için pek yakın bir mesafede değil. Unesco tarafından koruma altına alınan bu kilise görülmeye değer. Girişte müze kart geçerli.

Çavuşin, Tarihi Ev

Üçüncü durağımız Çavuşin’e 4-5 km mesafedeki Avanos. Öğle yemeği için, hakkında okuduğumuz güzel yorumlara dayanarak Benzade Konak Kafe’ye gidiyoruz. Fakat restoran kapalı, hizmet vermiyor. Geçici bir durum mu yoksa kalıcı mı bilgi edinemiyoruz. Biz de rotamızı Baklacı Sokak numara 1’deki Bizim Ev restoranına çeviriyoruz. Burada yoğurtlu kebap, testi kebabı ve güveç deniyoruz. Restoranın yemeklerini genel olarak beğeniyoruz. Fiyatları ortalamanın üzerinde, hizmeti güzel. Avanos’taki gezi duraklarına gelecek olursak, buraya kadar gelmişken Kızılırmak nehri üzerindeki Sallanan Köprü’den muhakkak geçmek gerek. Burada yapılacak bir diğer şey Yeni Mahalle Dereyamanlı Sokak Numara 44’te bulunan Güray Müze’yi ziyaret etmek. Müze sayısız harika çini eserle dolu. Eserler yalnızca klasik değil birçok farklı tarzda. Giriş ücreti 10 TL, müze kart geçerli değil. Müzenin dış tarafında bir de satış ofisi mevcut, içerisinde çanak/çömlek yapımını 5 TL karşılığında deneyimleyebileceğiniz bir atölyeye de sahip. Atölyede kendi yaptığınız çanak/çömleği yanınızda götürebiliyorsunuz.

Avanos, Güray Müze

Dördüncü durağımız Avanos’tan yaklaşık 5 km uzaklıktaki Paşabağ. Bu bölge bir müze kapsamında olmadığından peri bacalarını görmek için bir ücret ödemenize gerek yok. Dilediğiniz gibi gezip dolaşabilir, orada bulunan yerel satıcılardan hediyelik eşya, yiyecek ve içecek satın alabilirsiniz. Buradaki peri bacalarının oluşumları diğerlerine nazaran biraz farklı, sanki şapkaları var gibi. Bazılarının içlerine girebilir, üstlerine tırmanabilirsiniz.

Paşabağ

Bir sonraki gezi durağımız Zelve Açık Hava Müzesi. Paşabağ’dan yalnızca 1 km uzaklıkta. Müze kart geçerli. İçerisinde 3 adet vadi bulunmakta. Müze girişinde vadilerin bulunduğunuz yerden uzaklıkları yazıyor. Müze oldukça geniş bir alanı kapsıyor. Zelve Açık Hava Müzesinde dilediğiniz vadileri gezebilir, istediğiniz kadar vakit geçirebilirsiniz. Görmeye değer bir bölge.


Zelve Açık Hava Müzesi

Devrent Vadisine yol üzerinden geçerken uğruyoruz. Zelve Açık Hava Müzesindeki görevlilere Devrent Vadisine nasıl gideceğimizi soruyor, yol tarifini onlardan alıyoruz. Vadi Zelve’den uzak bir mesafede değil, gidip görmeye değer. Burası birçok farklı şekildeki peri bacalarından oluşuyor. Ünlü deve figürlü peri bacası da burada. Ayrıca vadiyi gezmek için herhangi bir giriş ücreti ödemenize gerek yok.

Devrent Vadisi

Akşam olmak üzereyken Ürgüp’e doğru yola koyuluyoruz. Gün batımı yol üzerinde giderken bile harika. Ürgüp’e geldiğimizde şehrin merkezinde ufak bir tur atıyoruz. Ardından sıcak bir şeyler içmek için hemen merkezde, Cumhuriyet Meydanı numara 10-12’de bulunan Şüküroğulları Cafe & Restaurant’a oturuyoruz. Burası oldukça büyük ve şık bir restoran. Menüsünde ne ararsanız var, yemek, pasta, sıcak içecekler. Ürgüp’te bir şeyler yiyip içmek için doğru adres.

Akşam yemeği için durağımız Avanos, Orta Mahalle Numara 88’de bulunan Evranos Restaurant. Burada Türk gecesi eğlencesi düzenleniyor. Eğlencede sema, çeşitli yörelerden folklor ve kına gecesi örneklerini görüyorsunuz. Biz bu restoranı açıkçası yabancı bir misafirimiz olduğu için tercih ettik. Gösteriler Türkler için oldukça tanıdık. Fiyatı yemek, içecekler ve mezeler dahil 100 TL. Türk gecesi misafirimiz için eğlenceli bir gece oldu, programda kötü giden bir şey olmadı. Akşamı farklı bir şekilde geçirmek isteyenler Turgut Özal Meydanı Numara 12’deki Coffeedocia’yı tercih edebilirler. Nargilesi güzel, fiyatları ortalama.

İkinci Gün: Bugün güne erken başlıyoruz, çünkü balona bineceğiz. Dervish Cave House, Air Kapadokya’dan bizim yerimize rezervasyon yapıyor. Sabah erken saatte servis bizi otelimizden alıyor ve toplama noktasına götürüyor. Toplama noktasında poğaça ve çay ikram ediliyor. Balon ücretini burada nakit olarak görevlilere veriyoruz, kişi başı 250 TL. Otelimiz bize daha ucuza da hizmet veren firmaların olduğunu ama tecrübesiz pilotlar çalıştırdıkları için kaza oranlarının yüksek olduğu bilgisini verdiğinden bu şirketi tercih ediyoruz. Air Kapadokya pilotları ve ekipmanlarıyla güvenilir bir firma, biz her şeyden çok memnun kaldık. Gönül rahatlığıyla turlarına katılabilirsiniz. Balonla uçma tecrübesine gelirsek, yüksek fiyatlarına rağmen bütçeniz el verdiğinde hayatınızda bir kez mutlaka denemelisiniz. Pilotunuz iyi olduğu müddetçe güvenilir ellerdesiniz. Hava koşulları el vermediğinde zaten uçuş yapılamıyor. Biz uçuşta hiçbir sıkıntı yaşamadık. Balonun içerisindeyken, kalkışta, havada ve inişte gözlerinizle gördüklerinizin gerçek olduğuna inanamayacak ve bu anları unutamayacaksınız. Balon uçuşu yaklaşık 1 saat sürüyor. Gün doğumundan önce uçuşun gerçekleştirileceği alanda oluyorsunuz ki havalandığınızda güneşi yakalayabilesiniz. Alana vardığınız ilk anda tüm balonlar karanlıkta parlıyor çünkü hepsi o anda şişiriliyor, enfes bir görüntü. İndiğinizde ise pilot herkese uçuş sertifikalarını takdim ediyor. Göreme’den kalkan balonumuzun Avanos’ta iniş yaptığını da belirtmek isterim. Rüzgarın yönüne göre iniş yapıyor balon. Sizi geri otelinize götürecek olan servis de pilotun talimatlarına göre iniş yapılan yere geliyor.

Kapadokya

Kısa bir uyku molasından günün ikinci durağı sonra Uçhisar, Göreme’ye 4-5 km uzaklıkta. Göreme’den Uçhisar’a giderken yol üzerindeki Özler Art Center, taşlar ve mücevherlerle ilgileniyorsanız, uğrayabileceğiniz bir yer. Uçhisar’a vardığınızda ise gözünüzden kaçıramayağınız Uçhisar Kalesi mutlaka ziyaret etmeniz gereken bir nokta. Burada müze kart geçerli değil. Kale’nin en üst noktasına çıkarak manzarayı seyredebilirsiniz. Öğle yemeği için durağımız kaleye oldukça yakın mesafede, Uçhisar Belediye Meydanı’ndaki Le Mouton Rouge. Burada sac tava, köfte ve mantı deniyoruz, hepsi de gayet lezzetli. Hava güzelse bahçede oturabilirsiniz, oldukça hoş. Fiyatlar ortalama.

Uçhisar Kalesi

Gezimize, Uçhisar’a 1 km mesafedeki Güvercinlik Vadisi seyir terası ile devam ediyoruz. Uçhisar’a gelmişken oldukça yakın mesafedeki bu vadiyi görmenizi tavsiye ederim. Vadi içerisine doğru yürüyüş yapmak isterseniz yürüyüş yolları mevcut.

Sonraki durağımız Güvercinlik Vadisi’ne yaklaşık 30 km uzaklıkta bulunan Derinkuyu Yeraltı Şehri. Eğer vaktiniz varsa yol üzerindeki Kaymaklı Yeraltı Şehri’ne de uğrayabilirsiniz. Derinkuyu Yeraltı Şehri’ne girişte müze kart geçerli. Burayı gezmek yaklaşık 1 saati bulabiliyor. İçeride dar ve basık geçişler mevcut, fakat biz herhangi bir sıkıntı yaşamadık. Aydınlatılmış girişlerin hepsinden girmeye çalışın her geçit farklı bir yere açılıyor, bazen küçük odalara, bazen geniş hollere, yemek odalarına, ahır olarak kullanılan odalara. Biz açık olan tüm geçitlerden geçmeye çalıştık ve yeraltı şehrini gezmekten çok zevk aldık. Kapadokya’ya geldiğinizde kesinlikle yapmanız gereken şeylerden biri yeraltı şehirlerini ziyaret etmek. Derinkuyu Yeraltı Şehri çıkışında kahve molası vermek isterseniz meydandaki çay bahçelerini deneyebilirsiniz.

Gezimizin son durağı Derinkuyu Yeraltı Şehri’ne yaklaşık 50 km mesafedeki Ihlara Vadisi. Vadinin tamamını yürüyecek kadar vaktimiz olmadığı için ana girişine değil, Ihlara Vadisi Yolu üzerinden ilerleyerek Belisırma Köyü Yolu girişine gidiyoruz. Böylelikle arabamızı hemen vadi girişine park edip, istediğimiz kadar yürüyüp geri gelebiliriz. Biz 1 saat kadar yürüyoruz, yol üzerinde merdivenlerle çıkılarak gidilebilen bir kiliseyi ziyaret ediyoruz. Ardından nehrin kenarından yürüyüşümüze devam ediyoruz. Bir müddet sonra oklarla gösterilen cafeye ulaşıyoruz. Nehrin üzerinde oturma yerleri olan bu cafe, vadideki son durağımız. Suyun üzerinde gözleme yemek yürüyüşün ardından çok iyi geliyor, gözleme lezzetli, manzara enfes. Sonrasında vadide geriye doğru yürüyüp başladığımız yere dönüyoruz. 

Ihlara Vadisi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder