Küba


Uçuş: Gidiş – Dönüş (İberia Havayolları), Madrid, Barajas International Airport – Havana, Jose Marti International Airport

Vize: Ankara’dan vize başvurusunda bulunmak için Küba Büyükelçiliği’ne 0312 4428970-71 numaralı telefonlardan ulaşabilirsiniz. Başvuru sırasında yanınızda bulundurmanız gereken belgeler: pasaport, 1 adet fotoğraf (biyometrik olması gerekmiyor), vize başvuru formu, çalışılan yerden alınan yazı, uçak rezervasyonu, seyahat sağlık sigorta poliçesi fotokopisi, vize ücreti (150 TL) dekontu. Vize ücretinin yatırılacağı banka: T. İş Bankası Çankaya Şubesi, Küba Büyükelçiliği hesabı. Iban No : TR340006400000142380815265. Büyükelçilik adresi: Küba Büyükelçiliği, Pak Sk. 1/28, Çankaya, Ankara. Bizim vizemiz başvurduğumuz gün çıkmıştı. İşlemler uzun sürmüyor. Vize herkese 6 aylık olarak veriliyor.

Havayolu Seçenekleri: İberia Havayolları’ndan satın aldığımız İstanbul – Madrid – Havana aktarmalı uçuşumuzun İstanbul – Madrid ayağı uçuşa 1 ay kala iptal edildi. Bununla ilgili Madrid, Barajas Havalimanı’nda yazdığımız şikayet  sonucunda tekrardan almamız gereken bilet için bir miktar geri ödeme alabildik. Ayrıca dönüş uçağımızda 4 saatlik bir gecikme gerçekleşti. Bunlardan bağımsız olarak uçak içerisindeki servisten memnun kaldık. Ama aktarmalı uçuşunuzda sıkıntı yaşamak istemiyorsanız diğer seçenekleri değerlendirebilirsiniz. Paris aktarmalı Air France’ın bu konuda iyi olduğunu okudum. Bu havayollarına ek olarak Küba’ya uçuş yapan diğer firmalar arasında Amsterdam aktarmalı KLM ve Moskova aktarmalı Aeroflot’u sayabilirim. Bizim seyahatimiz esnasında Türkiye'den doğrudan uçuş olmadığı için aktarmalı uçuş gerçekleştirmiştik. Fakat an itibariyla THY'nin Türkiye'den Küba'ya direkt uçuşu bulunmakta.

1. Gün – Havana: Havalimanında yapmanız gereken ilk şey paranızı Küba’nın turist parası olan CUC’a çevirmek. Yanınızda dolar değil Euro götürün, dolardan komisyon alınıyor. An itibariyle kur 1 Euro = 1,06 CUC. Havalimanından merkeze gitmek için toplu taşıma bulunmuyor maalesef, taksiye binmek gerekiyor. Taksiler eski şehir merkezi, Havana Vieja’ya gitmek için 25-30 CUC civarı ücret talep ediyorlar. İlk gün için otelimiz Brasil 8 numarada bulunan Hotel Los Frailes. Kilise konseptli güzel bir otel, kahvaltı aynı sokakta bulunan bir restoranda servis ediliyor. Fiyatlar şu linkten kontrol edilebilir http://www.hotellosfrailescuba.com/ Biz odamızı bu linkten satın aldık, herhangi bir problem yaşamadık.

Havana, Plaza Vieja

2. Gün – Havana: Plaza Vieja ve Plaza de San Francisco’ya oldukça yakın olan otelimizden çıkıp bu ünlü ve renkli meydanları ziyaret ediyoruz. Plaza Vieja’da tercih edilebilecek cafeler, Cafe el Escorial (kahvesi bir harika) ve onun hemen yanındaki girişten girip bir kat yukarıya çıktığınızda görebileceğiniz modern tarzda döşenmiş Cafe Azucar. Konaklama konusuna gelecek olursak, bugün daha uygun bütçeli olduğu için casa particular seçeneğini tercih edeceğiz. Casa Particular ailelerin kendi evlerinin bir odasını sizin için kiralaması anlamına geliyor. Tamamen yasal ve devlet kontrolünde yapılıyor. Biz kalacağımız yerlerin tamamının rezervasyonunu http://www.casaparticularcuba.org/ sitesi üzerinden yaptık ve herhangi bir sıkıntıyla karşılaşmadık. Bu siteden bir Casa seçip, internet üzerinden istek gönderiyorsunuz. Casa’nın boş olup olmadığı ile ilgili bilgiyi size mail yoluyla iletiyorlar. Eğer ilgili Casa o tarihler için müsait değilse size farklı yerler öneriyorlar. Biz bu önerileri değerlendirdik ve memnun kaldık. Havana’da kaldığımız Casa’nın adı Isabelita Balcones, adresi Consulado 152-2 entre Colon y Trocadero, Centro Habana. Temiz bir Casa, ücreti gecelik 35 CUC, banyo ve tuvalet oda içinde. Ayrıca 5 CUC karşılığında kahvaltı servis ediliyor, klasik Küba kahvaltısı. Önce tropik meyveler, ardından kahve, yağ, ekmek, peynir ve yumurta, doyurucu bir kahvaltı. Casa aslında eski şehir merkezine çok uzak bir mesafede değil, fakat çantalarla olduğumuz ve hava oldukça sıcak olduğu için bicitaxi tutmayı tercih ediyoruz. Üç tekerlekli bir bisikletin arkasına kondurulmuş koltuğuyla bu şehir içi ulaşım aracı oldukça eğlenceli ve ucuz. Fakat bicitaxi için her zaman pazarlık yapın, ilk söylenen fiyatın altına çoğu zaman iniyorlar. Küba’da şehir içi toplu taşımayı turistler kullanamıyor, bu sebeple bicitaxi, cocotaxi ya da normal taksi seçenekleri ile ulaşımınızı sağlayabilirsiniz. Bicitaxi bunların en ucuzu olmakla birlikte insan gücüyle çalıştığı için kısıtlı mesafeleri katedebiliyor. Cocotaxi de nispeten ucuz ama yine pazarlık yapmayı unutmayın. Giderken yol üzerinde Prado Caddesi’nden ilerliyoruz. Yolunuz düşmese bile yolunuzu düşürüp görmeniz gereken bir cadde. Cadde’nin ortasındaki yeşillik alanda oturma yerleri bulunuyor. Şehir turumuz Plaza de la Catedral meydanı ve Catedral de San Cristobal de la Habana ile devam ediyor. Katedralin kulelerinden bir tanesine 1 CUC karşılığı çıkabilirsiniz. Yakınlarda bulunan Restaurante la Dominica, güzel bir İtalyan restoranı seçeneği, O’Reilly numara 108’de. Plaza de Armas, gezinize devam edebileceğiniz, ağaçlar içinde, etrafı kitap satıcılarıyla çevrelenmiş güzel bir meydan. Vaktiniz varsa meydanın karşısında bulunan Museo de la Ciudad’ı ziyaret edebilirsiniz, giriş 3 CUC.  

Havana, Prado

İnternet: Wifi kullanımı için 1 saatlik şifreli kartlardan satın almanız gerekiyor. Bu kartları Havana’da bazı otellerden ve sokak satıcılarından temin edebilirsiniz. Sokak satıcılarından alacağınız kartlar 3 CUC civarı iken, otellerde internet kartı fiyatları 4 CUC civarında seyrediyor. Fakat bu kartları alsanız dahi kablosuz interneti kullanabileceğiniz yerler oldukça kısıtlı. Hotel Ambos Mundos, Hotel Los Frailes, Hotel Florida bu yerlerden bazıları.

3. Gün: Havana – Varadero Havana’dan Varadero’ya gitmek için Viazul otobüs firmasından bir gün öncesinden bilet almamız gerekti çünkü geç kalırsanız, bazı saatlerdeki seferlerin biletleri tükenebiliyor. Viazul otobüslerini sadece turistler kullanabiliyor, Küba’lıların kullandıkları otobüsler farklı bir şirkete ait. Viazul otobüs terminali eski şehir merkezinden biraz uzak. O yüzden terminale taksiyle gitmek durumunda kaldık. Yolculuk için 10-15 CUC civarı bir ücrete taksiciyle anlaştık. Otobüs sefer ve saat bilgilerine şu siteden ulaşılabilir http://www.viazul.com/index.php Varadero’ya bilet fiyatları 10 CUC. Yolculuk 3-3,5 saat sürüyor. Varadero’daki Viazul otobüs terminaline indiğimizde belirli olan diğer yolculuk biletlerimizi de buradan satın aldık. Terminalden otelimiz Barcelo Solymar Arenas Blancas’a taksiye 5 CUC ödeyerek geçtik. Otel rezervasyonumuzu şu siteden yaptırdık https://www.barcelo.com/tr/oteller/kuba/varadero/hotel-barcelo-solymar-arenas-blancas-resort/ Bu rezervasyon için herhangi bir ücret ödemedik ve otele vardığımızda herhangi bir sıkıntıyla karşılaşmadık. Bu otelde bungalov oda seçeneğini tercih ettik. Odaya gittiğimizde gördüğümüz 2 katlı küçük bir daireydi. Odamızdan ve otelden çok memnun kaldık. Yemekler açık büfe, muhakkak size hitap eden yiyecekler buluyorsunuz. Sahili gerek kumu, gerek suyun temizliği ile dünyanın en güzel sahillerinden. Sahilde taze hindistan cevizini kırıp size ikram eden görevliler var. Küba’nın her yerinde olduğu gibi küçük bir miktar bahşiş onları mutlu ediyor. Oteldeki ağaçlar, çiçekler, türlü çeşit bitkiler ve hayvanlar size kendinizi doğanın tam ortasında hissettiriyor. Tabi buna fırtına da dahil. Ama fırtına da olsa ertesi gün doğada her şey kaldığı yerden devam ediyor. Hayatımda ilk kez burada arı sinek kuşu (bee hummingbird) gördüm. Ayrıca kıvrık kuyruklu biraz yapılı kertenkeleleri de. Kökleri toprağın dışında ficus ağacı da bu fantastik ortamın bir parçası. Otel, belli bir ücret karşılığı şnorkeling imkanı sunmakta. Kaldığımız otelden çıkıp sağa doğru ilerlediğimizde, sağdaki ilk cadde çok sayıda hediyelikçinin bulunduğu çok renkli bir yer. Bu cadde üzerinde canınız istediği kadar ilerleyin, yol üzerindeki büyük turuncu çiçekli ağaçlar ve yeşillikler size eşlik edecek, hiç sıkılmayacaksınız.

Varadero

6. 
Gün: Varadero – Santa Clara Varadero’daki 3 günlük dinlendirici tatilimizden sonra terminalden önceden satın almış olduğumuz Viazul otobüs biletlerimiz ile Santa Clara’ya doğru yola çıkıyoruz. Bilet fiyatı 11 CUC, yolculuk 3-3,5 saat sürüyor. Bizim otobüsümüz Santa Clara’ya 20 km kala bozulduğu için oradaki bir Kübalıyla bizi Santa Clara’ya götürmesi için anlaşma yapıyoruz, bir miktar para karşılığı tabi. Santa Clara Viazul otobüs terminaline geldikten sonra Che Guevara anıt mezarını ziyaret etmek için, önümüze çıkan üç tekerlekli motorlu bir taşıta biniyoruz. Conjunto Escultorico Comandante Ernesto Che Guevara, Plaza de la Revolucion’da bulunuyor. Bu komplekste Che’nin büyük bronz bir heykeli, bir müze ve Che’nin ve bazı diğer gerillaların mezarları bulunmakta. Bunlardan sadece Che heykelinin fotoğrafını çekebilirsiniz. Müzeye ve mezar kısmına telefon, fotoğraf makinesi ve çanta sokmak yasak. Girmeden önce eşyalarınızı vestiyere bırakıyorsunuz. Kübalı askerler burada nöbet tutuyorlar. Askerlerden birisiyle konuştuğumuzda birçok Türk’ün bu anıtı ziyaret ettiğini söyledi. Santa Clara – Trinidad Santa Clara’da gecelemeden akşam saat 5’e aldığımız Viazul otobüs biletleriyle Trinidad’a doğru yola çıkıyoruz. Bilet fiyatı 8 CUC, yolculuk yaklaşık 3 saat sürüyor. Trinidad’daki Casamızın ev sahibi Tony, saat kaçta Trinidad’da olacağımızı bildiği için terminalden bizi aldırıyor. Casa’nın adı Blue Media Luna, adresi Ernesto Valdes Munoz (Media Luna) numara 47, entre Jesus Menendez (Alameda) y Julio Antonia Mella (Guasima). Oda fiyatı gecelik 25 CUC, banyo ve tuvalet oda içinde. Burası tertemiz, mis gibi bir ev. Ayrıca şehrin merkezinde, terminalden evimize yürüyerek ulaştık. Trinidad’a ulaşmamız akşam saatlerini bulduğu için akşam yemeğimizi yemek üzere Trinidad sokaklarını keşfe çıkıyoruz. Akşam yemeği için Ruben Martinez Villena numara 45’te bulunan Sol Ananda restoranını tercih ediyoruz. Yemekleri oldukça lezzetli, menü bir hayli fazla seçenek sunuyor.

Santa Clara, Che Guevara Anıt Mezarı

7. Gün: Sabah kahvaltımızı Casa’da yapıyoruz. Tony harika bir ev sahibi. Elleriyle hazırladığı kahvaltı enfes. Taze meyveler, taze sıkılmış mango suyu, peynir, ekmek, istediğiniz gibi hazırlanan yumurta… Trinidad – Playa Ancon Trinidad’dan ünlü plaj Playa Ancon’a gitmek için 8 CUC’a taksi tutuyoruz. Sahilde Hotel Playa Ancon’un şezlonglarını, tuvaletini ve duşunu kullanabiliyorsunuz, bizden herhangi bir ücret talep etmediler. Şnorkeling ile ilgileniyorsanız, sahile ilk indiğinizde hemen yanınıza gelen, şnorkeling turları düzenleyen adama kulak verin. Biz bu tura katıldık, oldukça da memnun kaldık. Bir tekneyle biraz açıldık, şnorkel ve paletlerimizi verdiler. Hiç görmediğim türlü çeşit güzellikteki ve büyüklükteki balığı burada gördüm. Rengarenk balıklar ve mercan resifleri. Bu aktiviteyi muhakkak tavsiye ederim. Orada saatlerce kalabilirdim. Genel olarak Playa Ancon sahiline ve denizine gelecek olursak, burası Varadero ile boy ölçüşemez o bir gerçek. Sahil ve deniz Varadero kadar temiz değildi ve deniz suyu oldukça sıcaktı. Belki de bizim gittiğimiz güne hastı fakat suyun içinde insan bir süre sonra bunalıyor, o kadar ılık. Buraya gelmeden önce Playa Ancon’un yakınlarında bir doğal havuz olduğunu okumuştum, Costa Sur. Burayı da görmek istediğimiz için 5 CUC karşılığında bir taksiye atladık. Kayalarla çevrilmiş bu doğal havuz oldukça kalabalık ve biraz da dalgalıydı. Sahilde eşyalarınızı koyacak pek fazla yer bulamıyorsunuz. Zaten bir otelin hemen önünde Costa Sur, dolayısıyla otel müşterileri kapatmış sahili. Tabii ki otel müşterisi olmayanlar da girebiliyor ama pek fazla yer yok. Bunlara ek olarak, Trinidad’dan ayarlayabileceğiniz turlarla Cayo Blanco’daki siyah mercan resiflerini görebilir, burada dalış yapabilirsiniz. Playa Ancon – Trinidad Hotel Playa Ancon’un önünden bir taksi bularak 10 CUC’a Trinidad merkeze dönüyoruz. Akşam yemeği için Antonio Maceo numara 471’de bulunan Restaurante Cubita’ya gidiyoruz. Güzel bir restoran, minik ikramları da mevcut, tercih edilebilir. Akşam gezmesine gelince, Trinidad ana meydandaki Iglesia Parroquial de la Santisima Trinidad katedrali merdivenlerinde, Casa de la Musica çalıyor, herkes dans ediyor, burayı muhakkak ziyaret etmeli.

Playa Ancon

8. Gün – Trinidad: Trinidad turuna şehrin merkezi Plaza Mayor’dan başlayabilirsiniz. Buradaki kilisenin adı Iglesia Parroquial de la Santisima Trinidad. Hemen yanında bulunan Museo Romantico, biz gittiğimizde tadilatta olduğu için kapalıydı. Simon Bolivar 423 numarada bulunan Museo Historico Municipal, görkemli iç yapısı ile görülmeye değer, giriş ücreti 2 CUC. Yakınında, Simon Bolivar ve Piro Guinart arasında, R Martinez Villena numara 59’da bulunan Casa Templo de Santeria Yemaya’da Küba’daki Afrika dininin izlerini sürebilirsiniz. Sıcaktan bunaldığınızda tatlı, kahve veya dondurma ihtiyaçlarınız için Antonio Maceo ve Simon Bolivar’ın köşesindeki Dulcinea Cafe’ye uğrayabilirsiniz. Ayrıca burada ücret karşılığı kullanabileceğiniz internet bağlantılı bilgisayarlar bulunmakta. Yemek için ise otobüs terminali yakınında, Maceo ve Gustavo Izquierdo arasında, Piro Guinart numara 226’da bulunan Restaurant El Dorado tercih edilebilir. Yalnız dana etinin, alışkın olduğumuzun aksine, Küba’da oldukça sert olduğunu belirtmekte fayda var. Trinidad – Cienfuegos Aynı günün akşamında Viazul otobüsleriyle Cienfuegos’a doğru yola koyuluyoruz. Bilet fiyatı 6 CUC, yolculuk 1 saat 40 dakika sürüyor. Cienfuegos’ta Avenida 36 # 4511 entre 45 y 47’deki Casa Esperanza’da konaklıyoruz, oda ücreti iki kişi için gecelik 30 CUC. Ev sahibimizi otobüsümüzün kalkış-varış saatleri hakkında bilgilendirdiğimiz için, bizi terminalden almak üzere bir bicitaxi gönderiyor, ücret 3-5 CUC civarı. Casa temiz, sahibi güleryüzlü ve yardımcı. Odaların ortasında bulunan avluda küçük bir havuz bulunuyor. Klasik Küba kahvaltısı kişi başı 5 CUC, gayet güzel. Akşam yemeği için harika bir yer olan Paladar Ache’yi şiddetle tavsiye ederim. Calles 41 ve 43 arasında, Avenida 38’de. Tavukları gayet güzel. İkram ettikleri pilav, salata ve muz kızartması da oldukça lezzetli.

Trinidad

9. Gün – Cienfuegos: Casamızdan çıkıp anayol Prado üzerinden merkeze doğru iniyoruz. Bu şehrin mimari yapısı Küba’daki diğer şehirlere nazaran oldukça farklı, Fransız izleri taşıyor. Prado üzerinde ilerlerken Avenida 54 üzerinden sola döndüğümüzde bu yol bizi Parque Jose Marti’ye götürüyor. Şehrin önemli yapıları bu park çevresine konumlanmış vaziyette. Bunlardan ilki Teatro Tomas Terry, giriş ücreti 2 CUC. Oldukça etkileyici bir sahne, mutlaka ziyaret edilmeli. Yan tarafında bulunan Teatro Cafe Terry mola için uygun bir seçenek. Parkın diğer tarafında bulunan Museo Provincial da görülmesi gereken yerlerden. Parkı ve çevresini detaylı bir şekilde dolaşın. Tarihi binalar, galeriler ve katedral görülebilecek yerler arasında. Parktan Calle 29 boyunca (Avenida 52 – 46 yönünde) ilerlerseniz, yol üzerindeki eğlenceli hediyelikçiler sizi sahile ulaştıracak. Buradaki hediye ve resim fiyatları diğer şehirlere göre ucuz ve güzel, göz atmayı tercih edebilirsiniz. Cienfuegos’ta at arabaları şehir içinde yaygın bir ulaşım aracı. Fakat at arabalarının Prado üzerinden gitme izinleri yok, bu sebeple ara sokakları kullanıyorlar. Bu şehirde ziyaret edilecek bir diğer durağımız Punta Gorda bölgesindeki Palacio de Valle. Avenida 0 ve 2 arasında, Calle 37 üzerinde. Buraya ulaşımı at arabasıyla sağladık. Saray’ın oldukça değişik bir tarzı var, üzerinde Arap esintileri taşıyor, görülmeye değer. Casa’ya dönüş yolunda yürümeyi tercih ettiğimiz için yol üzerinde Club Cienfuegos’u ziyaret etme ve Malecon sahil şeridini görme fırsatı elde ediyoruz. Club Cienfuegos içerisinde restoran, bar ve havuz bulunduran bir yat klübü. Üst kattaki barın ton balıklı sandviçi çok lezzetli. Alt kattaki restoran biraz pahalı. Cienfuegos – Havana Bu günün akşamında Viazul otobüsleriyle Havana’ya doğru yola çıkıyoruz. Bilet fiyatı 20 CUC. Yolculuk süresi oldukça değişken. İnternet sitesinde yolculuğun 5,5 saat süreceği bilgisi verilmesine rağmen, biz Havana’ya yaklaşık 3 saatte varıyoruz.


Cienfuegos, Parque Jose Marti

10. Gün – Havana: Havana’daki gezi günlerimiz kaldığı yerden devam ediyor. İlk durağımız Plaza de San Francisco de Asis ve burada bulunan etkileyici Iglesia y Monasterio de San Francisco de Asis, şu anda kilise olarak kullanılmıyor. Biz gittiğimizde içerisinde küçük bir konser veriliyordu. Sonrasında aslında pasta almak için uğradığımız Cafe Santo Domingo’ya, yemek yemek için oturuyoruz. San Ignacio ve Mercaderes arasında Obispo numara 159’da. Pizza ve makarna fiyatları çok çok uygun ve güzel. Daha sonra gezmeye Museo Nacional de Bellas Artes ile devam ediyoruz. Müze, Arte Universal ve Arte Cubano olmak üzere iki bölümden oluşmakta. Bu farklı bölümler farklı binalarda konumlanmış durumda. Arte Universal, Av de las Misiones ve Agramonte arasında San Rafael üzerinde; Arte Cubano,  Agramonte ve Av de las Misiones arasındaki Trocadero üzerinde konumlanmış. İlgilenenler için çok sayıda eseri bünyesinde barındıran ziyaret edilesi bir müze. Sonraki durağımız Refugio 1 numarada bulunan Museo de la Revolucion. Burayı gezmeye vakit ayırmalısınız. İnceleyecek bir sürü kaynak ve fotoğraf sizi devrim yıllarına götürüyor, öğrenecek çok şey var. Museo de la Revolucion’dan çıktıktan sonra kendinizi bulduğunuz meydan, Plaza 13 de Marzo. Park boyunca ilerlediğinizde karşınıza çıkan anıt General Maximo Gomez’e ait. Bu anıtın sağına doğru ilerlediğinizde deniz kenarında bir parkla karşılaşacaksınız. Bu parkta Atatürk’ün ve bazı diğer ülke kahramanlarının heykelleri bulunuyor. Parkın yakınlarında Cuba numara 64’teki Palacio de la Artesania’yı gelmişken ziyaret edebilirsiniz, tablolar ve hediyelik eşyalar bulabileceğiniz bir yer. Fakat tablo almak ya da sadece ziyaret etmek için bile muhakkak gitmeniz gereken bir yer varsa orası da Av Desamparados ve San Ignacio kesişiminde bulunan Centro Cultural Antiguous Almacenes de Deposito San Jose. Rengarenk tablolar ve çeşit çeşit hediyelik eşyaları görmeden Havana’dan ayrılmayın. Akşam yemeği için durağımız Plaza Vieja, San Ignacio numara 364’te bir avlunun içinde konumlanan, meydanda da masaları bulunan Cafe Bohemia. Sandviçleri ve salataları oldukça leziz, fiyatlar uygun. Bugünlük gezmeyi planladığımız son yer Centro Habana’da bulunan Callejon de Hamel, taksiyle ulaşım sağlıyoruz. Havana’nın Afrika köşesi olan bu sokak oldukça renkli. Bu sokakta Afro-Küba kültüründe barlar, resim sergileri ve çeşitli aktivitelerle karşılaşacaksınız. Pazar günleri öğle vakitlerinde gerçekleştirilen rumba şovu Havana’da oldukça ünlü. Biz akşam saatlerinde gittiğimiz için çeşitli ülkelerden katılımcıların yer aldığı bir şiir dinletisine rast gelmiştik. Vaktiniz varsa ziyaret etmekten kesinlikle keyif alacağınız bir yer.

Havana, Callejon de Hamel

11. Gün:
Havana – Valle de Vinales Hotel Ambos Mundos’ta bulunan Tourist Information masasından bir gün öncesinden satın aldığımız günübirlik tur ile Vinales Vadisi’ne doğru yola çıkıyoruz. Vinales Vadisi Küba’ya gelmişken mutlaka görmeniz gereken bir yer. Ne yapıp edip vakit ayırmalısınız. Biz buraya ayıracak sadece 1 günümüz olduğu için bu turu satın aldık. Eğer daha fazla vakit geçirmek ve burada gecelemek isterseniz Viazul otobüsleriyle ulaşım sağlayabilirsiniz. Otobüs saatleri günübirlik gidip gelmek için uygun değil. Ayrıca Viazul otobüsüyle 3-3,5 saat süren yolculuk tur otobüsüyle 2-2,5 saatimizi aldı. Günübirlik tur Vinales Vadisi ile birlikte birkaç yeri de kapsıyor. Öncelikle bir likör fabrikası ziyaret edilip, yapımıyla ilgili bilgi veriliyor. Burada puro satın alabiliyorsunuz. İkinci durak nefes kesen manzarasıyla Vinales Vadisi. Bu noktada Vadi’yi yukarıdan gözlemleme şansına sahipsiniz. Üçüncü durak bir ailenin puro üretimi yaptığı tütün tarlaları. Burada puro yapımı detaylı bir şekilde anlatılıyor ve aşamalar gösteriliyor. Puro satın alabilirsiniz. Dördüncü durağımız Parque Nacional Vinales’te bulunan Mural de la Prehistoria. Sierra de Vinales’in yamaçlarında bulunan devasa resmi çizmek için 18 kişi 4 yıl boyunca uğraşmışlar, kesinlikle görmeye değer. Bizim turumuz burada bulunan restoranda bir öğle yemeğini de içeriyordu. Yemekten sonra turumuzun son durağı olan Cueva del Indio’ya gidiyoruz. Mağaraya yürüyerek giriyor, sarmaşıkların arasında nehir üzerinden bir botla ayrılıyoruz. Manzaralar oldukça hoş. Ardından Havana’ya dönüş yolculuğumuza başlıyoruz, 2,5 saat sonra evdeyiz.


Valle de Vinales

12. Gün – Havana: Gezmek için günün ilk durağı Vedado’da bulunan Plaza de la Revolucion. Buraya cocotaxi ile ulaşım sağlıyoruz. Meydanda Ministerio del Interior binası üzerinde Che’nin, Telecommunications binası üzerinde Cienfuegos’un büyük çizimlerini göreceksiniz. Meydanın hemen karşısında devasa Memorial a Jose Marti’yi kaçırmanız olanaksız. Anıta giriş ücretli, içerideki müzeyi gezmek isterseniz onun için de ayrı bir ücret ödemeniz gerekmekte. Anıtın üzerine çıkan bir asansörün olduğundan bahsediliyor fakat biz sorduğumuzda çalışmadığını söylediler. Anıtın 138,5 metre ile Havana’nın en yüksek yapısı olduğu göz önünde bulundurulursa, asansörle çıkıldığında görülecek manzaranın oldukça güzel olması beklenir. Öğle yemeği için durağımız uzakta değil. Calles 23 ve 25 arasında bulunan, Calle J numara 508’deki Akdeniz restoranı, Paladar Meson Sancho Panzo. Şehrin bu kısmında duvarlarda bina numarası aramayın. Numaralar sokakların köşebaşında, yerdeki taşların üzerine işlenmiş. Vedado’ya gelmişken Havana’nın en ünlü dondurmasını yemek isterseniz adresiniz Calles 23 ve L arasındaki parkta bulunan Coppelia. Burada bir cafe gibi oturma alanı olan bir yer var fakat önünde oldukça uzun kuyruklar bulunmakta ve ödeme CUC ile değil Küba pezosu ile yapılmakta. Dolayısıyla bu cafenin hemen yan tarafında bulunan dondurma standından CUC para birimi ile aynı dondurmayı satın alabilirsiniz. Havana’daki son akşamımızda bir gün batımında mutlaka gidilmesi gereken yere, Malecon sahil şeridine gidiyoruz. Malecon’un Paseo de Marti (Prado) ile kesiştiği yerden başlayıp, sahil yolu boyunca istediğiniz yere kadar yürüyebilirsiniz, güneş batarken fotoğraf makinelerinizi hazırda bulundurun. Bu manzarada güzel kareler yakalamak kaçınılmaz. Akşam yemeği için Mercaderes ve San Ignacio üzerinde, Lamparilla’da bulunan Cafe Lamparilla’ya geçiyoruz. Tavukları güzel, yanında ikramları da var, fiyatlar uygun.


Havana, Malecon

13. Gün – Havana: Havana’daki son günümüzde otelimizin kahvaltısını kaçırdığımız için Havana Vieja’daki en iyi kahvaltı mekanlarından biri olan, Cuarteles ve Compostela’nın kesişiminde Compostela numara 1’de bulunan Fumero Jacqueline’ı tercih ediyoruz. Biz omlet, krep ve ananas suyunu denedik. Oldukça lezzetli ürünleri olan, şık bir mekan. Son günümüzde Vieja’da keşfedilmedik yer bırakmamak istiyoruz. Siz de eski şehrin ara sokaklarında kaybolun, Vieja’yı keşfedin. Özellikle Calle Mercaderes ve Calle Obispo’yu boydan boya gezdiğinizden emin olun. Calle Obispo çok renkli, uzun ve zevkli bir sokak, biz defalarca yürüdük. Calle Mercaderes üzerinde ise bir sürü küçük müze var ilgi alanlarınıza göre ziyaret edebilirsiniz. Casa de Africa, Casa de la Obra Pia, Camara Oscura, Armeria 9 de Abril ve Chocolate Museum bunlardan bazıları. Yemeğimizi Plaza Vieja’da Muralla ve San Ignacio’nun kesişiminde yolun San Ignacio tarafında bulunan cafede yiyoruz, sandviçleri lezzetli. Nereli olduğunuzu sorup, sandviçinizin üzerine ona göre ülkenizin bayrağını konduruyorlar. Akşamüstü, önceden anlaşmış olduğumuz taksiyle havaalanına doğru yola çıkıyoruz. Eğer uçağınız İberia Havayolları’na aitse (diğer havayolu şirketleri için de aynı şey geçerli olabilir), check-in için havaalanına en az 3 saat önceden gidin, oldukça uzun kuyruklar oluyor. Biz bilet alırken en ucuz seçeneği tercih ettiğimiz için online check-in hakkımız yoktu. Bu sebeple aynı durumdaysanız ve eğer havaalanına geç giderseniz, yan yana koltuklar dolmuş olabiliyor, yol arkadaşlarınızla yan yana oturamayabiliyorsunuz. Önleminizi ona göre almanızı tavsiye ederim.


Havana, Plaza de Armas